Samuag
New member
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Marmara Cezaevi karşısındaki salonda görülen duruşmaya Adnan Oktar’ın da ortalarında bulunduğu kimi tutuklu sanıklar ile bir kısım tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı.
Duruşmada kelam alan tutuklu sanık Ayşe Hüma Babuna, “Bizimkiler ele avuca sığmaz bireylerdir. Kolay kolay etkilenen beşerler değillerdir. Adnan Beyefendi inanılmaz şefkatli bir insandır. Tam bir İstanbul beyefendisidir. Biz temiziz inşallah. Mahkeme sürecinde masumiyetimizin büsbütün ortaya çıktığını düşünüyorum. Adnan Beyefendi bu devlete epeyce hizmet etmiş bir insandır. Bu yüzden Adnan Beyin tahliyesini talep ediyorum. Aslanlar üzere de Adnan Beyin gerisindeyiz.” dedi.
Mahkeme lideri Mahmut Başbuğ, sanık Bora Yıldız konuştuğu sırada müddet konusunda ihtarda bulundu.
Adnan Oktar’ın avukatı Serhat Sinan Kocaoğlu bunun üzerine sanıkların 4 yıldır tutuklu olduğunu ve konuşmaları esnasında müddet kısıtlaması yapılmasının hukuka uygun olmadığını söylemiş oldu.
Mahkeme Lideri, ihtarlara karşın konuşmaya devam etmesi üzerine jandarmaya avukatın salondan çıkarılması talimatını verdi.
Diğer avukatlar, Kocaoğlu’nun salondan çıkarılmasına pürüz olmaya çalışırken, mahkeme lideri, “Jandarma beni duymuyor mu? Yaka paça tutup dışarı atın.” dedi.
Avukat Kocaoğlu bunun üzerine, “Beni dışarı atacak insan anasının karnından doğmadı.” diye yanıt verdi. Bunun üzerine mahkeme lideri, “Doğdu. Jandarma gerekeni yap.” tabirlerini kullandı.
Oktar’ın avukatı Kocaoğlu, jandarma eşliğinde salondan dışarı çıkarılarken, kimi avukatlar da salondan ayrıldı.
Duruşmanın öğlenden daha sonraki oturumunda tutuklu sanık Merve Büyükbayrak faal pişmanlık kararlarından yaralanmak için tabir veren Müge Ö’nün argümanlarının temelsiz olduğunu savundu.
Mikrofon arızası niçiniyle duruşmaya orta verilince Adnan Oktar ve öteki sanıklar salondan dışarı çıkarıldı. Oktar dışarı çıkarıldığı sırada sanık Büyükbayrak, Oktar’ın saçlarını kokladı. Büyükbayrak, jandarmanın kendisini uyarması üzerine “Hocamın saç telleri fazlaca hoş kokuyor.” diye konuştu.
Duruşmada, birtakım sanıkların da talepleri alındı.
Mahkeme heyeti, başka sanıkların taleplerinin alınmasına devam etmek üzere duruşmayı yarına erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 11 Ocak 2021’de deklare ettiğı sonucunda, örgüt yöneticisi olmak kabahatinden yargılanan sanıklar Adnan Oktar, Tarkan Yavaş, Mehmet Noyan Orcan, Bora Yıldız, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Ulviye Didem Ürer, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Merve Büyükbayrak, Yeliz Kabahati, Sinem Hacer Tezyapar, Fatma Ceyda Ertüzün, Ayşegül Hüma Babuna’ya farklı başka 9 bin 803 yıl 6 ay mahpus cezası verilmesine hükmetmişti.
Mahkeme 107 sanığa “örgüt üyeliği” cürmünden 4 yıl 6’şar ay, 20 sanığa da “örgüte üye olmak”, “gerçeğe ters mal bildirme”, “örgüte yardım etme”, “suçluyu kayırma”, “ruhsatsız silah taşıma” ve “tehdit” cürümlerinden 1 yıl 8 aydan 11 yıl 3 aya kadar değişen müddetlerde mahpus cezası vermişti.
Etkin pişmanlık kararlarından faydalanan 12 sanığa “örgüte üye olmak” hatasından 11’er ay mahpus cezası veren mahkeme, bu sanıklarla ilgili kararın açıklanmasının geriye bırakılmasını karara bağlamıştı.
Sanık Mustafa Kuşçu, Ozan Süer ve Turgut Aksu’nun tahliyesine karar veren mahkeme, Bahadır Köseoğlu hakkında tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasını kararlaştırmıştı.
Sanıklardan 3’ünün tüm hatalardan beraatine hükmeden mahkeme, tutuksuz sanıklar Ahmet Bürke, Dolunay Tezin, Hüseyin Alpar Sayın, Sibel Yılmaztürk, Şecaaddin Çelikler, Eşref Nuri Yakışan, Mehmet Murat Atmaca ve Deniz Tanık’ın tutuklanmalarına karar vermişti.
Bir kısım sanıkların birtakım hatalardan beraatini kararlaştıran heyet, 80 sanığı ise çeşitli cürümlerden 3 yıl ile 36 yıl içinde değişen mahpus cezalarına çarptırmıştı.
– İstinaf Mahkemesi sonucu bozmuştu
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi ise Adnan Oktar organize hata örgütüne yönelik ortalarında Oktar ve örgüt yöneticilerinin de bulunduğu 84’ü tutuklu 215 sanık hakkında mahallî mahkemece verilen kararı tarzdan bozmuştu.
İstinafın bozma sonucuyla 68 sanığın, tutuklulukta geçirdikleri mühlet ve haklarındaki kararlarla ilgili bozma niçinleri dikkate alınarak tahliyelerine karar verilmişti.
Alınan kararda, kabahat örgütü önderi Oktar, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Hakan Kurtul, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan, Mert Cürmü, Merve Büyükbayrak, Oğuzhan Sevinç, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Ulviye Didem Ürer ve Yeliz Aksoy’un ise tutukluluk hallerinin devamına hükmedilmişti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı da tahliyelerin “usul ve yasaya aykırı” olduğunu belirterek, sanıklar hakkında tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasını istemişti.
İtirazın reddedilmesinin akabinde Başsavcılık, bir üst mahkeme olan 2. Ceza Dairesine bir daha itirazda bulunmuştu.
İtirazı kıymetlendiren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, tahliye edilen 68 sanıktan 61’i hakkında “cinsel saldırı” hatasından tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasına hükmetmişti.
Haklarında yakalama sonucu çıkarılan 61 sanıktan 50’si, gözaltına alınmalarının akabinde tutuklanmış, dava belgesi birinci derece mahkemesine gönderilmişti.
Duruşmada kelam alan tutuklu sanık Ayşe Hüma Babuna, “Bizimkiler ele avuca sığmaz bireylerdir. Kolay kolay etkilenen beşerler değillerdir. Adnan Beyefendi inanılmaz şefkatli bir insandır. Tam bir İstanbul beyefendisidir. Biz temiziz inşallah. Mahkeme sürecinde masumiyetimizin büsbütün ortaya çıktığını düşünüyorum. Adnan Beyefendi bu devlete epeyce hizmet etmiş bir insandır. Bu yüzden Adnan Beyin tahliyesini talep ediyorum. Aslanlar üzere de Adnan Beyin gerisindeyiz.” dedi.
Mahkeme lideri Mahmut Başbuğ, sanık Bora Yıldız konuştuğu sırada müddet konusunda ihtarda bulundu.
Adnan Oktar’ın avukatı Serhat Sinan Kocaoğlu bunun üzerine sanıkların 4 yıldır tutuklu olduğunu ve konuşmaları esnasında müddet kısıtlaması yapılmasının hukuka uygun olmadığını söylemiş oldu.
Mahkeme Lideri, ihtarlara karşın konuşmaya devam etmesi üzerine jandarmaya avukatın salondan çıkarılması talimatını verdi.
Diğer avukatlar, Kocaoğlu’nun salondan çıkarılmasına pürüz olmaya çalışırken, mahkeme lideri, “Jandarma beni duymuyor mu? Yaka paça tutup dışarı atın.” dedi.
Avukat Kocaoğlu bunun üzerine, “Beni dışarı atacak insan anasının karnından doğmadı.” diye yanıt verdi. Bunun üzerine mahkeme lideri, “Doğdu. Jandarma gerekeni yap.” tabirlerini kullandı.
Oktar’ın avukatı Kocaoğlu, jandarma eşliğinde salondan dışarı çıkarılarken, kimi avukatlar da salondan ayrıldı.
Duruşmanın öğlenden daha sonraki oturumunda tutuklu sanık Merve Büyükbayrak faal pişmanlık kararlarından yaralanmak için tabir veren Müge Ö’nün argümanlarının temelsiz olduğunu savundu.
Mikrofon arızası niçiniyle duruşmaya orta verilince Adnan Oktar ve öteki sanıklar salondan dışarı çıkarıldı. Oktar dışarı çıkarıldığı sırada sanık Büyükbayrak, Oktar’ın saçlarını kokladı. Büyükbayrak, jandarmanın kendisini uyarması üzerine “Hocamın saç telleri fazlaca hoş kokuyor.” diye konuştu.
Duruşmada, birtakım sanıkların da talepleri alındı.
Mahkeme heyeti, başka sanıkların taleplerinin alınmasına devam etmek üzere duruşmayı yarına erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 11 Ocak 2021’de deklare ettiğı sonucunda, örgüt yöneticisi olmak kabahatinden yargılanan sanıklar Adnan Oktar, Tarkan Yavaş, Mehmet Noyan Orcan, Bora Yıldız, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Ulviye Didem Ürer, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Merve Büyükbayrak, Yeliz Kabahati, Sinem Hacer Tezyapar, Fatma Ceyda Ertüzün, Ayşegül Hüma Babuna’ya farklı başka 9 bin 803 yıl 6 ay mahpus cezası verilmesine hükmetmişti.
Mahkeme 107 sanığa “örgüt üyeliği” cürmünden 4 yıl 6’şar ay, 20 sanığa da “örgüte üye olmak”, “gerçeğe ters mal bildirme”, “örgüte yardım etme”, “suçluyu kayırma”, “ruhsatsız silah taşıma” ve “tehdit” cürümlerinden 1 yıl 8 aydan 11 yıl 3 aya kadar değişen müddetlerde mahpus cezası vermişti.
Etkin pişmanlık kararlarından faydalanan 12 sanığa “örgüte üye olmak” hatasından 11’er ay mahpus cezası veren mahkeme, bu sanıklarla ilgili kararın açıklanmasının geriye bırakılmasını karara bağlamıştı.
Sanık Mustafa Kuşçu, Ozan Süer ve Turgut Aksu’nun tahliyesine karar veren mahkeme, Bahadır Köseoğlu hakkında tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasını kararlaştırmıştı.
Sanıklardan 3’ünün tüm hatalardan beraatine hükmeden mahkeme, tutuksuz sanıklar Ahmet Bürke, Dolunay Tezin, Hüseyin Alpar Sayın, Sibel Yılmaztürk, Şecaaddin Çelikler, Eşref Nuri Yakışan, Mehmet Murat Atmaca ve Deniz Tanık’ın tutuklanmalarına karar vermişti.
Bir kısım sanıkların birtakım hatalardan beraatini kararlaştıran heyet, 80 sanığı ise çeşitli cürümlerden 3 yıl ile 36 yıl içinde değişen mahpus cezalarına çarptırmıştı.
– İstinaf Mahkemesi sonucu bozmuştu
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi ise Adnan Oktar organize hata örgütüne yönelik ortalarında Oktar ve örgüt yöneticilerinin de bulunduğu 84’ü tutuklu 215 sanık hakkında mahallî mahkemece verilen kararı tarzdan bozmuştu.
İstinafın bozma sonucuyla 68 sanığın, tutuklulukta geçirdikleri mühlet ve haklarındaki kararlarla ilgili bozma niçinleri dikkate alınarak tahliyelerine karar verilmişti.
Alınan kararda, kabahat örgütü önderi Oktar, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Hakan Kurtul, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan, Mert Cürmü, Merve Büyükbayrak, Oğuzhan Sevinç, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Ulviye Didem Ürer ve Yeliz Aksoy’un ise tutukluluk hallerinin devamına hükmedilmişti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı da tahliyelerin “usul ve yasaya aykırı” olduğunu belirterek, sanıklar hakkında tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasını istemişti.
İtirazın reddedilmesinin akabinde Başsavcılık, bir üst mahkeme olan 2. Ceza Dairesine bir daha itirazda bulunmuştu.
İtirazı kıymetlendiren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, tahliye edilen 68 sanıktan 61’i hakkında “cinsel saldırı” hatasından tutuklamaya yönelik yakalama sonucu çıkarılmasına hükmetmişti.
Haklarında yakalama sonucu çıkarılan 61 sanıktan 50’si, gözaltına alınmalarının akabinde tutuklanmış, dava belgesi birinci derece mahkemesine gönderilmişti.