Afganistan Pakistan Ne Zaman Ayrıldı ?

Ece

New member
Afganistan ve Pakistan’ın Ayrılması: Tarihsel Süreç ve Sonuçları

Afganistan ve Pakistan’ın ayrılması, 20. yüzyılın ortalarında, özellikle İngiliz İmparatorluğu’nun Hindistan alt kıtasındaki egemenliğini kaybetmesinin ardından şekillenen önemli bir tarihsel olaydır. Bu ayrılık, sadece coğrafi sınırlar değil, aynı zamanda kültürel, siyasi ve sosyal dinamiklerin de yeniden şekillendiği bir dönemi simgeler. Peki, Afganistan ve Pakistan ne zaman ayrıldı ve bu ayrılık hangi tarihsel olaylarla bağlantılıdır?

Afganistan ve Pakistan’ın Ayrılma Süreci

Afganistan ve Pakistan’ın ayrılması, İngiltere'nin Hindistan'ı bağımsızlık sürecine soktuğu 1947 yılına dayanır. Hindistan’ın bağımsızlık ilanı ve Pakistan’ın kurulması, bölgedeki denetim yapısının değişmesine yol açtı. Ancak bu iki ülke, başlangıçta aynı toprak parçasını paylaşmıyorlardı. 1947 yılında İngiltere Hindistan’ı bağımsızlığa kavuşturdu ve bunun sonucunda Hindistan ve Pakistan olarak iki yeni devlet kuruldu. Bu dönemde, mevcut sınırlar arasında bazı tartışmalar ve belirsizlikler vardı, çünkü Afganistan’ın, Pakistan’ın kuruluşuna dair farklı görüşleri bulunuyordu.

Afganistan, Hindistan’dan ayrılarak Pakistan’ı kuran sınır çizgilerini tanımadığını resmen açıklamıştır. 1947'de kurulan Pakistan’ın sınırları, büyük ölçüde İngiltere'nin koloniyal yönetimi tarafından belirlenen sınırlarla çizilmişti. Ancak Afganistan, bu sınırları kabul etmemiş ve 1949 yılında “Durand Hattı” olarak bilinen sınır çizgisine karşı çıkmıştır. Durand Hattı, 1893 yılında Afganistan’ın o zamanki hükümdarı ile Britanya arasındaki bir anlaşma ile belirlenmişti. Ancak Afganlar bu sınırı yapay bir sınır olarak görmüş ve bağımsızlıkları ile çeliştiğini belirtmişlerdir.

Afganistan ve Pakistan Arasındaki Sınır Sorunları

Afganistan’ın, Pakistan’ın kurucularına ve yeni devletin siyasi yapısına karşı çıkışı, sınır sorunlarını başlatmıştır. Özellikle Durand Hattı, hala iki ülke arasındaki en büyük anlaşmazlık noktalarından biridir. Afgan hükümeti, bu sınırın tarihsel olarak geçerli olmadığına inanıyordu ve bu yüzden Pakistan’ı tanımamıştı. Ancak zamanla, Afganistan’ın Pakistan ile olan ilişkilerinde daha fazla zorunluluk ve dış baskılar devreye girmeye başladı. 1949’dan itibaren, Afganistan sınır çizgilerini kabul etmese de, uluslararası alanda Pakistan’ın varlığını yavaşça tanımaya başlamıştır.

Afganistan ve Pakistan arasındaki ilişki, 1970’lerde Afganistan’daki siyasi değişimlerle daha karmaşık hale geldi. 1973 yılında Afganistan’da gerçekleşen darbe ile monarşi sona erdi ve Cumhuriyet rejimi kuruldu. Bu dönemde Pakistan ile ilişkilerde iyileşme ve gerilimler zaman zaman artmış, özellikle de Sovyetler Birliği’nin Afganistan’ı işgal etmeye başlamasıyla, iki ülke arasındaki dinamikler daha da şekillendi.

Pakistan’ın Kuruluşu ve Afganistan’ın Tepkileri

Pakistan’ın kuruluğu, büyük ölçüde dini temele dayanan bir ayrılıkla gerçekleşti. Hindistan’ın bağımsızlığı ve Pakistan’ın ortaya çıkışı, yerel Müslüman halkın kendine ait bir devlet kurma arzusu sonucu şekillendi. Ancak, Afganistan, Pakistan’ın bu dini temele dayalı varlık biçimini, özellikle de sınırları belirleyen siyasi kararları kabul etmemiştir.

Pakistan’ın kuruluşu ile Afganistan arasındaki en büyük anlaşmazlık, Durand Hattı’nın ötesinde, etnik ve dini yapılarındaki farklılıklar ve bu farkların yaratacağı güç boşluklarıydı. Afganistan, Pakistan’daki Pashtun nüfusunun özgürlüğü ve bağımsızlığı için çeşitli destek girişimlerinde bulunmuş, bu durum da iki ülke arasında giderek büyüyen bir gerilim yaratmıştır. Bu süreç, Afganistan’ın Pakistan’a karşı yürüttüğü sürekli bir diplomatik baskı politikasını doğurmuştur.

Afganistan ve Pakistan Arasındaki Modern İlişkiler

Günümüzde, Afganistan ve Pakistan arasındaki ilişkiler halen karmaşık bir yapıya sahiptir. 2001’deki 11 Eylül saldırılarından sonra, her iki ülke de büyük jeopolitik değişimlere sahne olmuştur. Taliban’ın Afganistan’daki iktidarını kaybetmesi ve sonrasındaki gelişmeler, bölgesel güvenlik dinamiklerini değiştirmiştir. Pakistan, Taliban’a sağladığı desteği uzun yıllar sürdürmüş ve bu durum Afganistan’ın hükümetleri ile birçok kez gerilim yaşamasına neden olmuştur.

Afganistan’da Taliban’ın yeniden iktidara gelmesiyle, Pakistan’ın bu durumu nasıl şekillendireceği, bölgeyi yeniden etkilemiştir. Afganistan, Pakistan’ın stratejik hareketlerine karşı kendi bağımsızlıkçı yaklaşımını sürdürmeye devam etmektedir. Pakistan ise, Afganistan’daki etnik ve dini yapılarla güçlü bağlantılara sahip olmaktan dolayı bu bölgedeki etkinliğini sürdürebilmektedir.

Afganistan ve Pakistan İlişkilerinde Gelecek Perspektifler

Afganistan ve Pakistan arasındaki ilişkiler, tarihsel olarak pek çok zorlukla karşılaşmış olsa da, gelecekteki gelişmeler de büyük ölçüde küresel ve bölgesel dinamiklere bağlıdır. Hindistan ile olan ilişkiler, her iki ülkenin dış politikasının şekillendirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bunun yanında, ekonomik işbirlikleri, kültürel bağlar ve etnik gruplar arasındaki ilişki de iki ülke arasındaki diplomatik süreci etkilemektedir.

Afganistan ve Pakistan arasındaki sınır anlaşmazlıkları devam ederken, bu iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin geleceği, bölgesel güvenlik ve uluslararası ilişkilerdeki gelişmeler doğrultusunda şekillenmeye devam edecektir.

Sonuç

Afganistan ve Pakistan’ın ayrılması, sadece coğrafi bir olay değil, aynı zamanda siyasi, kültürel ve etnik sınırların da yeniden çizildiği bir dönemi yansıtmaktadır. Her iki ülke arasındaki sınır sorunları, tarihsel anlaşmazlıklar ve farklı siyasal hedefler, bu iki devletin ilişkilerini sürekli olarak etkilemiştir. 1947’deki bölünme ve sonrasındaki gelişmeler, Afganistan ve Pakistan arasındaki karmaşık ilişkilerin temel taşlarını oluşturmuştur. Bu ilişkilerdeki zorluklar, bölgesel güvenlik dinamiklerini şekillendirmeye devam etmektedir.