RAM
New member
Ekonomist Fatih Özatay’dan faiz yorumu: Alınan sonucu anlamıyorum, iktisat bilimiyle alakası yok
Ekonomist Fatih Özatay, TCMB’nin faizi yüzde 18’den 200 baz puan indirimle, yüzde 16’ya çekmesine ait değerlendirmelerde bulundu.
Özatay, “Merkez Bankası niye faiz indirdi?” sorusuna karşılık vermenin mümkün olmadığını belirtti. Özatay ayrıyeten Merkez Bankası’nın 23 Eylül’de yapılan faiz indiriminin piyasaya yansımadığını, ötürüsıyla alınan sonucun “Enflasyon artışı göze alınarak, kredi faizlerinin düşmesi ve bu yolla yatırımların artması” nedeni öne sürülerek yapılmış olamayacağını söz ederek Yetkinreport’taki yazısında şu tabirleri kullandı:
“Nominal (enflasyondan arındırılmamış) kredi faizi düşmüyor ancak enflasyon yükseleceği için gerçek (enflasyondan arındırılmış) faiz düşecek. Yatırımlar için kıymetli olan da gerçek faiz. Kurun sıçradığı, enflasyonun yükseleceği ve para siyasetinin anlaşılmaz işler yaptığı bir ortamda yatırım artar mı? Bir öteki alternatif de paramızın kıymetini düzgünce düşürerek aslına bakarsan artmakta olan ihracatı daha da artırmak olabilir mi? ‘Bu saatten daha sonra’ bana pek akla yatkın gelmiyor. Birincisi, enflasyon artarken üretim maliyetleri de artıyor. Artan kurun getirdiği rekabet avantajının kıymetli bir kısmı yok oluyor. İkincisi, salt ihracat biraz daha artsın diye, risk arttığı için iktisada duyulan itimadın azalacağı ve ötürüsıyla yatırım ve güçlü tüketim harcamalarının öteleneceği bir karar alır mısınız? özetlemek gerekirsesı anlamıyorum alınan sonucu. İktisat bilimiyle alakasını kuramıyorum. Umarım yalnızca benim anlayışsızlığımdır; Merkez Bankası’nın bildikleri vardır.”
Haber Sitelerinden Alıntıdır.
Ekonomist Fatih Özatay, TCMB’nin faizi yüzde 18’den 200 baz puan indirimle, yüzde 16’ya çekmesine ait değerlendirmelerde bulundu.
Özatay, “Merkez Bankası niye faiz indirdi?” sorusuna karşılık vermenin mümkün olmadığını belirtti. Özatay ayrıyeten Merkez Bankası’nın 23 Eylül’de yapılan faiz indiriminin piyasaya yansımadığını, ötürüsıyla alınan sonucun “Enflasyon artışı göze alınarak, kredi faizlerinin düşmesi ve bu yolla yatırımların artması” nedeni öne sürülerek yapılmış olamayacağını söz ederek Yetkinreport’taki yazısında şu tabirleri kullandı:
“Nominal (enflasyondan arındırılmamış) kredi faizi düşmüyor ancak enflasyon yükseleceği için gerçek (enflasyondan arındırılmış) faiz düşecek. Yatırımlar için kıymetli olan da gerçek faiz. Kurun sıçradığı, enflasyonun yükseleceği ve para siyasetinin anlaşılmaz işler yaptığı bir ortamda yatırım artar mı? Bir öteki alternatif de paramızın kıymetini düzgünce düşürerek aslına bakarsan artmakta olan ihracatı daha da artırmak olabilir mi? ‘Bu saatten daha sonra’ bana pek akla yatkın gelmiyor. Birincisi, enflasyon artarken üretim maliyetleri de artıyor. Artan kurun getirdiği rekabet avantajının kıymetli bir kısmı yok oluyor. İkincisi, salt ihracat biraz daha artsın diye, risk arttığı için iktisada duyulan itimadın azalacağı ve ötürüsıyla yatırım ve güçlü tüketim harcamalarının öteleneceği bir karar alır mısınız? özetlemek gerekirsesı anlamıyorum alınan sonucu. İktisat bilimiyle alakasını kuramıyorum. Umarım yalnızca benim anlayışsızlığımdır; Merkez Bankası’nın bildikleri vardır.”
Haber Sitelerinden Alıntıdır.