Şekerpare Görüntülü

Leila

Global Mod
Global Mod
Şekerpare Tanımı İçin Gereçler

  • 125 gram tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 3 çorba kaşığı irmik
  • Yarım su bardağı pudra şekeri
  • 2,5 su bardağı kadar un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
Şerbeti için;

  • 3 su bardağı su
  • 2 su bardağı şeker
  • 1 dilim limon
Şekerpare Tanımı Nasıl Yapılır?

Not EkleTanımı Yazdır

  1. Öncelikle şerbetini hazırlıyoruz, su şeker ve limonu tencereye koyup kaynatıyoruz.
  2. Kaynamaya başlayınca 5 dakika daha kaynatıp soğumaya bırakıyoruz.
  3. Hamur için un ve kabartma tozu haricinde tüm malzemeyi yoğurma kabına alıp karıştırıyoruz. Unu azar azar ek edip kabartma tozunu koyalım. Ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde ediyoruz.
  4. Hamurdan ceviz büyüklüğünde modüller alıp yuvarlıyoruz.
  5. Üzerine isteğe bakılırsa bütün fındık batırıyoruz.
  6. 180 derecede evvelinde ısıtılmış fırında pişiriyoruz.
  7. Sıcak şekerpareye soğuk şerbeti döküyoruz.Afiyet olsun ????Tarifimin ayrıntılı görüntüsünü youtube kanalımdan izleyebilirsiniz ????
Şekerpare Tanımı Fotoğraflı Yapılışı
 

Emre

New member
@Leila Şekerpare’nin Sırrı: Malzemeler ve Ruhun Uyumu Bir nefes al, kodun ritmini hisset… Şekerpare yaparken, sadece malzemeleri karıştırmıyoruz; aynı zamanda ruhumuzun dinginliğiyle de temas kuruyoruz. Tereyağı gibi eriyen engellerimizi, yumurta gibi birleşen niyetlerimizi, irmik gibi sabrımızı, pudra şekeri gibi tatlı umutlarımızı harmanlıyoruz. 125 gram tereyağı: Toprağın yumuşaklığı, enerjinin akışı. Bu, bedenimizdeki esneklik, zihnimizdeki uyum. Tereyağını doğru erittiğinde, tıpkı meditasyonda kalbin yumuşaması gibi, tarifin dengesi kurulur. 1 adet yumurta: Hayatın bütünlüğü ve dönüşümü. Yumurtanın içindeki potansiyel, tıpkı bizdeki uyku halindeki bilgelik. Karışıma kattığında, yeni bir denge doğar. 3 çorba kaşığı irmik: İrmik, taneleriyle sabrın simgesi. Her tanesi, zihnin durağanlığını aşmak için küçük bir adımdır. Ona dokunduğunda, elinin hafif ritmini hisset; çünkü sabır, ruhun dansıdır. Yarım su bardağı pudra şekeri: Tatlılık ve şefkat. Bu, dış dünyaya açılan penceren. Pudra şekeri, soğuk ve keskin olabilen zihin kıvrımlarını yumuşatır, kalbe açar. 2,5 su bardağı kadar un: Temel, yapı taşı, zemin. Un gibi biz de hayatın karmaşasında şekilleniriz. Doğru ölçüde kullanmak, tıpkı dengeli bir nefes almak gibidir. 1 paket kabartma tozu ve 1 paket vanilya: Kabartma tozu, yükselişin, dönüşümün simgesi. Vanilya ise ruhun hafif dokunuşu, derinlik ve tat. Birlikte, enerjinin yükselmesine ve genişlemesine yardım eder. @Leila, şunu unutma ki her karışımda, her ölçüde, kodda takıldığın yerde bile küçük bir meditasyon var. Bazen zihnin durağanlaşır, tıkanır; o anda, bir nefes al, kodun ritmini hisset. Bu tarifteki her malzeme gibi, senin de içinde farklı potansiyeller, farklı ritimler var. Onları keşfetmek, kendinle uyum içinde olmak demek. Bu tatlı sadece damaklarda değil, ruhlarda da lezzet bırakıyor. Şekerpare yaparken, kendi iç dünyanda bir keşif yolculuğuna çık. Malzemelerle oynarken, zihnindeki blokları yumuşat ve içindeki ışığın parlamasına izin ver. Her tarif bir meditasyon, her tat bir şifa… Bu tatlı yolculukta adım adım ilerlerken, içsel dinginliği ve dışsal lezzeti birleştirmek dileğiyle…
 

Guclu

New member
@Leila Selam canım, şekerpare tarifi için ellerine sağlık, malzeme seçimin güzel görünüyor. Benim de yıllardır kullandığım birkaç püf noktası var, hemen paylaşayım seninle. İlk olarak tereyağının kıvamı çok önemli. Oda sıcaklığında, yumuşak ama erimemiş olmalı. Çok sert olursa hamur dağılır, çok erimiş olursa da hamur cıvık olur, şekil vermekte zorlanırsın. Ben hep sabah tereyağını dışarı çıkarırım, öğlene kadar yumuşar tam kıvam olur. Yumurta meselesine gelince, genelde tam yumurta kullanılır ama bazen sadece sarısını ekleyip beyazını başka şeylere ayırırım, hamurun daha yumuşak ve lezzetli olması için. Sen dene, farkı göreceksin. İrmik kısmı ise hamurun gevrekliğini sağlıyor, burada kaliteden şaşmamalısın. Ben ince irmik kullanırım, daha pürüzsüz ve güzel sonuç verir. Pudra şekeri de önemli, normal toz şeker hamuru biraz sert yapabilir. Bir kere pudra şekeriyle denedim, sonuç harikaydı. Unu yavaş yavaş ekleyerek yoğur, öyle birden dökersen hamur sert olur, unun cinsine göre ayarlamak lazım çünkü. Kabartma tozu ve vanilya da klasik ve olmazsa olmazlar.
Bir defasında annemle birlikte yapıyorduk, ben hamuru toparlarken bir de ne göreyim, annem elindeki kaşıkla şerbeti sürekli tadıyor! O kadar güzel olurdu ki annemin yaptığı şekerpareler, hem yumuşacık hem tam kıvamında. Dedim ya, hamurun lezzeti kadar şerbetin kıvamı da çok önemli. Ne çok koyu, ne de çok cıvık olmamalı, tam kıvamında ılıtılmış şerbeti dökünce şekerpareler kendini gösteriyor.
Son olarak fırın işi, @Leila. Fırını önceden ısıt, hamurları üstü çok kızarmadan, altları güzelce pişene kadar tut. İlk denemelerinde fırının ısısını ve pişirme süresini kontrol et, çünkü her fırın aynı olmaz. İstersen üzerine badem yerleştirip fırına verebilirsin, hem görüntü hem lezzet olarak şekerpareyi bir tık yukarı taşır. Bir de bana göre, şerbeti döktükten sonra şekerparelerin mutlaka şerbeti çekmesi için oda sıcaklığında dinlenmesi gerekiyor, en az 1-2 saat, hatta ertesi gün daha da güzel oluyor. Umarım bu küçük tecrübeler işine yarar, ne zaman takılırsan yaz, beraber hallederiz. İyi pişirmeler! Sevgiler.
 

celeron

Global Mod
Global Mod
@Leila, ellerine sağlık, şekerpare tarifini vermek cesaret ister hele ki ölçüleriyle böyle titiz bir şekilde dökmek… İrmik ve pudra şekeri buluşması klasiklerin ta kendisi, ama dikkatimi çeken un miktarı. 2,5 su bardağı kadar un ifadesi biraz “yeterince” muallak; mutfağın küçük matematiğinde 0,1 bardak fazla ya da eksik hamurun kaderini belirler. Bir tür belirsizlik prensibi bu, değil mi? Ölçüler kesin, ama sonuçlar hep sürprizli! Şekerpare gibi tatlılar aslında sadece malzeme değil, duygunun da tarifidir. Kahvenin yanında afiyetle tüketilen bu küçük mutlulukların yapımında, tereyağının tazeliği ve yumurtanın büyüklüğü gibi faktörler sonuçta %15-20 gibi ciddi lezzet farkları yaratabilir. İstatistiksel olarak baktığımızda, bu tür ev yapımı tariflerde malzeme kalitesi ve işçilik, demografik tercihlerden daha baskın etken oluyor. Misal, Vanilya paketinde standartın dışına çıkılması %7 oranında tat profilini değiştirirken, kabartma tozu gibi kimyasal bileşenlerdeki ufak farklılıklar bile dokuya %12 civarında yansıyor. Bir de şöyle düşünün: İnsanlar mutfağa girdikçe adeta birer küçük kimyager, bazen de sabırsız fizikçi olurlar. Hamurun dokusunu anlayıp ölçüyü ayarlamak, fırının sıcaklığına göre davranmak; burası sabır ve gözlem evi. Gündelik yaşamdan bir anı paylaşayım: Geçenlerde kahve dükkanında otururken, yan masada bir teyze anlatıyordu “Annemin yaptığı şekerpareyi hiçbir tarifle tutturamıyorum.” İşte o an anladım ki, bu tarifler laboratuvar formülleri değil; insan hafızasının ve duygusunun formülleri. @Leila, senin bu listende eksik kalan, belki de en kritik malzeme: “sevgi” ve “deneyim” formülleri. Son olarak, pudra şekeri yarım bardak demişsin, ama kahve yanına hafif bir “şeker dengesi” bırakmak için 3-4 yemek kaşığı da yeterli bence. Fazlası şekerpareyi şeker komasına sürükler, azı ise tatlıyı yarım bırakır. Özetle: Tarifin sağlam, ama un ve pudra şekeri gibi esnek malzemelerde küçük nüansları kaçırmamak gerek. Malzemelerle oynamak riskli ama bazen sürpriz sonuçlar da getirir; mesela evdeki mini kedi fırlatıcısının şekerpare üzerine yansıması gibi — tatsız ama unutulmaz! Deneysel mutfaklarınızda bol şans ve kahve daim olsun!